Ben siyasetçinin yüzü kızaranını severim

Bursa’daki en sürpriz belediye başkan adayının MHP Bursa Milletvekili Necati Özensoy olduğu tartışma götürmez.

BEN SİYASETÇİNİN YÜZÜ KIZARANINI SEVERİM

Avukat Zafer Karakılıç’ın, partinin Osmangazi ilçe yönetimiyle ters düşerek adaylıktan çekilmesi sonucu acil aday arayışına giren MHP, milletvekilliğinden istifa etme zorunluluğu olmayan Özensoy’u sahaya sürmüştü.

Özensoy, dün MHP Osmangazi İlçe Başkanı Adem Dönmez ve bazı partililerle birlikte, adaylığını internet sitesi aracılığıyla kamuoyuna ilk duyuran Bursa Haber’i ziyaret etti.

ÖZENSOY’UN YÜZÜ KIZARIYOR
Özensoy, tecrübeli bir siyasetçi… Adaylığı yeni olsa da, Osmangazi’de yaşadığı ve sorunlarını bildiği için proje üretmesi, neler yapacağına yönelik söylem geliştirmesi zor değil. İkinci dönem milletvekilliğine karşın belediye başkan adaylığı başka bir heyecan yaratmış kendisinde…

“Görücüye çıkmış gelinlik kız heyecanı” olarak adlandırıyor İhsan BÖLÜK yaşadığı duyguyu…

Bunu söylerken bile yüzü kızarıyor. Buna özellikle vurgu yapıyorum, şundan ötürü… Duyguları yüzünde renk değişikliği yaratan kişiyi, katıksız, riyasız insan olarak görürüm. O nedenle yüzü kızaran insana her zaman sempatiyle bakmışımdır.

RAKİPLERİNİ DEĞERLENDİRDİ
Necati Özensoy’un, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’a yönelik bir cümlelik eleştirisi var. Bunun dışında başka bir şey söylemesini de anlamsız buluyor olmalı ki “Varlığı ile yokluğu arasında hiç fark yok” diyor, başka bir şey demiyor. CHP adayı Erkan Aydın ı da “siyaseten tecrübesiz” diye nitelendiriyor. Seçildiği takdirde, ilçenin ihtiyacı olan önemli projeleri halka sorarak belirleyeceklermiş. Özensoy, referandumun, batı demokrasilerinde sıkça başvurulan bir yöntem olduğunu ifade ediyor. Lokal projeler için lokal referandum yapmayı taahhüt ediyor.

KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN ANLAMI
Özensoy, kentsel dönüşümden “daha yaşabilir bir kent yaratmak” anlamı çıkardıklarını, Doğanbey gibi ucubelere asla izin vermeyeceklerinin de altını çiziyor. “Kanal İstanbul” gibi uçuk değil, gerçekçi projelerle halkın karşısına çıkacaklarını kaydediyor. “Çocukluk hayali” diyerek çocukça işler yapmayacağının sözünü veriyor Özensoy… Diyor ki “Çocukluk hayallerimi Osmangazi’de uygulamaya kalkarsam Osmangazi İlçesi’ne kötülük yapmış olurum!” İlk çapulcu kim? MHP’li Necati Özensoy, Adem Dönmez, Cemil Aydın ve diğer partililerle sohbetimizde, ilginç bir ilk ortaya çıktı.

2007 seçimlerinde bilboardlardan süresi dolan MHP afişlerini kaldıran işçilerin bir grup partili tarafından beyzbol sopalarıyla dövülmesi ve olayla ilgili olarak Necati Özensoy’un gözaltına alınması da gündeme geldi. Oysa Özensoy olayı sonradan öğrenmiş ve yaptığı telefon konuşmaları nedeniyle karakola çağrılmıştı. Özensoy, o süreçte Başbakan RecepTayyip Erdoğan’ın birkaç mitingde kendisinden bahsederek “Çapulcu” dediğini hatırlattı. Demek ki, Gezi olaylarıyla birlikte gündeme oturan “çapulcu” unvanına, ilk olarak layık gördüğü kişi Necati Özensoy olmuştu. Özensoy bu ifade için Erdoğan hakkında tazminat davası açmış ama olumlu sonuçlanmamış…

16 milyon liranın hesabını soracağız!
MHP’nin Osmangazi Belediye Başkan Adayı, Milletvekili Necati Özensoy, Osmangazi Belediyesi Bütçesi’nde ilan, reklam ve ağırlama gideri olarak ayrılan 16 milyon liranın da nasıl harcandığının hesabını soracaklarını ifade etmesi üzerine, dünkü yazımızda yer alan önerimizi hatırlattık.

Özensoy, belediye başkanlarını müteahhitlere gebe bırakmamak için, belediye kasasından propaganda yardımı verilmesine sıcak bakıyor. Ancak, genel bütçeden partilere yapılan yardımların adil olmadığına vurgu yapan Necati Özensoy, “Adil bir şekilde dağılım yapılırsa evet neden olmasın” diyor. Fakat siyasi kampanyalara, Amerika’daki gibi şeffaf bir şekilde bağış yapılabilmesi gerektiğini söylüyor. Bilboardların adil kullanımının sağlanmasını, kurallara aykırı afiş ve pankart asılmasının engellenmesini istiyor.

SİYASET YASAĞI KALKSIN!
Haksız rekabetin önlenmesi açısından bunlar önemli… Kasayı elinde bulunduranların kendi reklamını yaptırmaları elbette ahlaki değil. Fakat diğer kamu görevlileri siyasi bir makama aday olabilmek için görevinden istifa ederken milletvekillerinin istifa zorunluluğunun olmaması tuhaf… Muhalefette de olsa, Özensoy’un milletvekilliğinden kaynaklanan nüfuzu da bir çeşit haksız rekabet nedeni… Özensoy bu durumu, aslında memurlara da siyaset hakkı verilmesi gerektiğini söyleyerek savunuyor. “Zaten, bugün itibariyle hemen hemen bütün kamu görevlilerinin siyasal kimliği çok belirgin!” diyerek bir gerçeğin de altını çiziyor.
Bursa Haber