MHP’li Osmanağaoğlu: Tunç Soyer ulusal bir tehlike haline gelmiştir
MHP’li Osmanağaoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesinin faaliyetlerini eleştirerek, “Tunç Soyer, sadece İzmir’e zarar veren bir yöresel felaket değildir. Soyer, ulusal bir tehlike haline gelmiştir.” dedi.
MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, geçtiğimiz günlerde İzmir’de yaşanan sel felaketinde iki vatandaşın boğularak yaşamını yitirmesinin üzüntüsünü yaşadıklarını söyledi.
Sel felaketinin geride bıraktığı ağır bilançonun sorumlusunun İzmir Büyükşehir Belediyesi olduğunu öne süren Osmanağaoğlu, “İzmir’de iki insanımızın ölümüne sebep olan sel felaketi değil, İzmir’i kötü yönetenlerdir.” dedi.
Osmanağaoğlu, İzmirlinin hayatının iki kötü ihtimal arasında gidip gelen bir sarkaç haline geldiğini, yağışı bahane eden belediye yönetiminin içme sularına zam yaptığını belirtti.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer‘in göreve geldiği günden bu yana İzmirlinin sırtına yüzde 70’lik zam yükünü bindirdiğini ifade eden Osmanağaoğlu, “Yağmur yağmadığında bu acı reçeteye mecbur bırakılan İzmirli, yağmur yağdığında ise adeta ölüme terk edilmektedir. Bu anlayış, mevcut durumu kötü yönettiği gibi geleceğe dair bir umut da taşımamaktadır.” diye konuştu.
Osmanağaoğlu, Selahattin Demirtaş’ın tutuklanmasını ve terör örgütü PKK’ya destek veren belediyelere kayyum atanmasını protesto için oturma eylemini organize eden Fatoş Nesteren Davutoğlu’nun 35 bin lira maaş ile İzmir Büyükşehir Belediyesinde iş başı yaptığını söyledi.
“Yaptıklarının cezasız kalmayacağı bilinmelidir”
Tunç Soyer’in Demirtaş sevgisinin, Davutoğlu’na verilen astronomik ücreti izah eden bir ayrıntı olduğunu vurgulayan Osmanağaoğlu, şöyle devam etti:
“FETÖ ve terör örgütleriyle irtibatı ve iltisakı nedeniyle görevinden uzaklaştırılan isimleri belediye şirketlerinde yüksek ücretli maaşlarla görevlendiren ve sahip çıkan CHP zihniyetinin belediyecilik anlayışının tezahürü olan bu yaşananlar haddi aşmakta, sabrı zorlamaktadır. Elbette hukuka aykırılıklar incelenecek, gereken adımlar atılacaktır. Lakin siyaseti teröristlere sahip çıkmak için araç olarak kullanan, İzmirlinin ve belediyenin kaynaklarını İzmirliyi ve Türk milletini kışkırtmak için seferber eden, Atatürk’ü, Cumhuriyeti, ve İzmir ruhunu itibarsızlaştıracak adımlarla sınırları zorlayan bu zihniyetin yaptıklarının cevapsız kalmayacağı da bilinmelidir.”
Osmanağaoğlu, Tunç Soyer’in, tek bir şirketin katılımıyla düzenlediği ihaleye 254 bin lira bedel ödeyerek, masa üstü oyun aldığını savundu.
Cumhuriyet Gazetesi’nin yayıncısı Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık Anonim Şirketi tarafından kazanılan ihaleye konu oyunun adının “Yaşasın Cumhuriyet” olduğunu anlatan Osmanağaoğlu, şunları kaydetti:
“Daha önce Mustafa Kemal Atatürk imzalı maskelerle gündeme gelen Tunç Soyer, bu kez de Cumhuriyet oyunu ile gündeme gelmiştir. Zaten Tunç Soyer için Atatürk bir maske, Cumhuriyet bir oyundur. Çocuklarımıza cumhuriyet tarihi öğretmek için üretildiği iddia edilen bu oyundan toplu alım yapılmışken, birkaç paketin CHP’nin üst düzey yöneticilerine yollanması isabetli olacaktır. Türk çocuğu atasını da atasının ona emanet ettiği cumhuriyeti de çok iyi bilmektedir. Esas bilinçlenme ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ cümlesinden rahatsız olan, SİHA’ların PKK’lıları inlerinde vurmasına karşı çıkan, kendi devletini Avrupalı basın kuruluşlarına şikayet eden CHP yönetimine lazımdır. Unutulmamalıdır ki Tunç Soyer, sadece İzmir’e zarar veren bir yöresel felaket değildir. Soyer, etkisini şehrin sınırları ötesine taşımayı bilmiş ve ulusal bir tehlike haline gelmiştir. Peygamberimize hayasızca hücum eden ve Cumhurbaşkanına ahlak dışı saldırılar tertip eden Charlie Hebdo dergisi, arkasında Tunç Soyer’in eşi Neptün hanımın desteğini bulabilmektedir.”