Erdoğan: Soyer adaylık icazetini İzmir’den değil Kandil’den almıştır

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Erdoğan, “(Tunç Soyer) Bu aday CHP’nin değil, Kılıçdaroğlu’nun adayıdır. Adaylık icazetini İzmir’den değil Kandil’den almıştır.” dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gündoğdu Meydanı’nda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin de katılımıyla gerçekleştirilen AK Parti-MHP İzmir ortak mitinginde vatandaşlara hitap etti.

Konuşmasına “İzmir, güzel İzmir, efelerin efesi İzmir, istiklalimizin tapusu, milletimizin gür sesi İzmir.” ifadeleriyle başlayan Erdoğan, İzmir’in asırlardır yolunu kaybedene yol, yurdunu kaybedene yurt, ailesini kaybedene de kardeş olduğunu dile getirdi.

Erdoğan, “Selanik’in, Girit’in, Üsküp’ün, Kosova’nın, Varna’nın, nice Balkan şehrinin acısını dindiren İzmir. Ülkemizin tüm renklerini, tüm zenginliklerini kendinde toplayan İzmir, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ordularının 9 Eylül’de yeniden özgürlüğüne kavuşturduğu İzmir, gavuru denize döken, garibi bağrına basan İzmir. Doğu’nun Batı’ya açılan kapısı, Batı’nın da Doğu’yla ilk selamlaştığı yer olan İzmir. Anadolu’daki tüm medeniyetlerin, ticaret yollarının, kültür kuşaklarının beşiği olan İzmir. Türkiye’nin sadece siyasi değil, iktisadi bağımsızlığının da sembolü İzmir, sizleri yürekten selamlıyorum İzmir.” diye konuştu.

Tüm ilçeleri de tek tek sayarak selamlayan ve son bir yılda dördüncü kez İzmirlilerle hasret giderdiğini belirten Erdoğan, “Yine de İzmir’e doyamadık. İnşallah seçimden sonra zaferi sizlerle kutlamak için tekrar geleceğiz.” ifadesini kullandı.

“Tuzakları birer birer bozarak yolumuza devam ediyoruz”
Miting alanındaki vatandaşlara “Buna hazır mıyız?” diye soran ve “Evet” yanıtı alan Erdoğan, “Bugün Cumhur İttifakı’nda birlikte olduğumuz Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’yle birlikte huzurlarınızda olduk. Dikkat edin bizimki bir Cumhur İttifakı’dır. Sayın Bahçeli ile ilk ortak mitingimizi buraya çok önem verdiğimiz için İzmir’de yapıyoruz. Hep söylediğim gibi Cumhur İttifakı’nın kökleri ‘411 el kaosa kalktı’ manşetlerinin atıldığı dönemlere kadar gider. Biz Cumhur İttifakı’nı masa başında değil 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı birlikte mücadele ederken meydanlarda, sokaklarda kurduk.” değerlendirmesinde bulundu.

Seçim ittifaklarının bu mücadele birlikteliğinin tabii sonucundan ibaret olduğuna işaret eden Erdoğan, “İnşallah bizim bu birlikteliğimiz pazara kadar değil mezara kadar sürer. Türk siyasetinin son yıllardaki en dirayetli siyasetçisi olarak gördüğüm Sayın Bahçeli’yle birlikte ülkemizin önüne kurulan tuzakları birer birer bozarak yolumuza devam ediyoruz. İzmir inşallah Cumhur İttifakı’nın en büyük başarıyı gösterdiği yerlerin başında gelecektir.” diye konuştu.

Seçime 14 gün kaldığını anımsatan Erdoğan, “Gençler, beyler kapı kapı dolaşıyoruz, hanım kardeşlerim kapı kapı dolaşıyoruz. Unutmayın kale içeriden fethedilir. Siz kararı verirseniz evelallah bu iş biter. Bu vesileyle Sayın Bahçeli’ye ve Milliyetçi Hareket Partisine gönül vermiş tüm kardeşlerimize bugüne kadar sergiledikleri asil duruş için şahsım, partim ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.” şeklinde konuştu.

İzmir’in Gazi Mustafa Kemal’in, merhum Başbakan Adnan Menderes’in ve merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın gözde şehri olduğunu dile getiren Erdoğan, “Biz de İzmir’i Allah şahittir ki hasbi bir muhabbetle seviyoruz.” dedi.

“Onlardan buraya inanın hiçbir fayda gelmez”
“İzmir’i işgal eden düşmana ilk kurşunu atan Hasan Tahsin’in hemşehrilerine selam olsun.” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şimdi birileri çıkmış ortaya terör örgütünün desteğiyle bu şehirde kendine yol açmaya çalışıyor. İzmir için dişe dokunur tek bir hizmeti olmayanlar, yıllarca bu şehri belli değerler ve korkular üzerinden istismar ettiler. İşte şimdi gösterdikleri aday da böyle bir aday. Onun üzerinde birleştiler, onun üzerinde bütünleştiler. Onlardan buraya inanın hiçbir fayda gelmez. Bugüne kadar bir eserleri var mı?”

İzmir Körfezi’nin kokudan geçilmediğini, kokunun yıllardır yok edilemediğini anlatan Erdoğan, kendisinin 1994’te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde Haliç’in de böyle olduğunu anımsattı.

Kendilerinin Haliç’i tertemiz hale getirdiğini ve balıkların yaşamaya başladığını aktaran Erdoğan, belediyeciliğin kendi işleri olduğunu vurguladı.

Erdoğan, Denizli’de iki dönem belediye başkanlığı yapan ve daha sonra da Ekonomi Bakanlığı görevinde bulunan Nihat Zeybekci ile İzmir’i şanına yakışır bir hale getirmekte kararlı olduklarına değindi.

AK Parti’nin 17 yıldan bu yana iktidarda olduğunu anımsatan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Soruyorum size, bunların dile getirdikleri korkulardan hangisi doğru çıktı? Var mı doğru çıkan bir şey? Biz insanımızın giyimine mi karıştık, yediğine, içtiğine mi karıştık? Ama bunlar ne diyor? ‘Bunlar gelirse şöyle olacak, böyle olacak.’ Ya 17 yıldır iktidardayız, işte şu anda karşımda hanım kardeşlerime bakıyorum, herkes istediği gibi giyiniyor ve şu anda inanıyorum ki bu kardeşlerim bunlara en güzel cevabı veriyorlar. Yıllardır Atatürk’ü istismar ettiler. Peki bunların Atatürk’ün Türkiye’yi muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkarma vasiyetine şöyle tırnak ucu kadar bir katkılarının olduğunu gördünüz mü, duydunuz mu?”

“Hadi katkılarını bir kenara bıraktık en azından ecdadın emanetine saygı duyduklarına şahitlik ettiniz mi?” diye soran Erdoğan, şunları kaydetti:

“Adını Aydınoğlu Gazi Umur Bey’den alan Gaziemir’in ilk fethedilen yeri Seydiköy’dür. Gazi Umur Bey tam 8 asır önce burayı fetheden Seydi Baba adına bir türbe yaptırıyor. Bunlar Seydi Baba’nın türbesini tarumar edip yerini de bir besi çiftliğine peşkeş çektiler. Yunan’ın burayı işgal ettiğinde cesaret edip yapamadığını maalesef bunlar gerçekleştirdiler. Aynı şekilde yıllardır yönettikleri bu şehirde hiçbir sorunu çözemedikleri gibi hükümet tarafından yapılan yatırımları bile doğru dürüst değerlendiremediler.”

“Yıllarca bu şehri belli değerler ve korkular üzerinden istismar ettiler”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İzmir için dişe dokunur tek bir hizmeti olmayanlar, yıllarca bu şehri belli değerler ve korkular üzerinden istismar ettiler.” ifadelerini kullandı.

“CHP’nin Buca adayını son anda değiştirmesinin sebebi de Kılıçdaroğlu’nun İzmir’e sadece rant anlayışıyla yaklaşıyor olmasıdır.” diyen Erdoğan, “Bölücü örgütün emrindeki partinin eş başkanı açıkça ifade etti, ‘Mansur Yavaş da Ekrem İmamoğlu da İzmir’deki de HDP’nin oylarıyla seçildiğini bilecek’ diyerek adeta meydan okudu.” şeklinde konuştu.

“Adaylık icazetini de İzmir’den değil, Kandil’den almıştır”
31 Mart’ta yapılacak Mahalli İdareler Seçimlerine değinen Erdoğan, “Bu seçimlerde İzmir’e büyükşehir belediye başkan adayı gösterdiler. Bu aday CHP’nin adayı değildir. Bu kişiye genel merkezinden, İzmir teşkilatına kadar tüm CHP karşıydı. Bu kişi bizatihi Kılıçdaroğlu’nun kendi adayıdır. Her yönüyle örtüşüyor, yalansa yalan, iftiraysa iftira. Adaylık icazetini de İzmir’den değil, Kandil’den almıştır. Bu adayın İzmir’e hizmet etmek, yatırım getirmek, proje üretmek gibi bir derdi de yok, öyle bir kalitesi de yok zaten.” değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, CHP’nin ilçe adaylarına ilişkin olarak da “CHP’nin Buca adayını son anda değiştirmesinin sebebi de Kılıçdaroğlu’nun İzmir’e sadece rant anlayışıyla yaklaşıyor olmasıdır. Bunlar İzmir’e ‘ceketimizi assak bile kazanırız’ diye baktıkları için, İzmirlileri umursamıyorlar. Amaçları belediye yönetimini CHP görüntüsü altında bölücü örgüte teslim etmektir, öyle mi?” diye konuştu.

Recep Tayyip Erdoğan, aynı durumun diğer şehirlerde de yaşandığına işaret ederek, “Kendileri ne kadar saklamaya çalışırlarsa çalışsınlar, bölücü örgütün emrindeki partinin eş başkanı açıkça ifade etti, ‘Mansur Yavaş da Ekrem İmamoğlu da İzmir’deki de HDP’nin oylarıyla seçildiğini bilecek’ diyerek adeta meydan okudu.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, daha sonra HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli’nin 31 Mart seçimlerine ilişkin yaptığı açıklamaların yer aldığı görüntüleri sinevizyondan vatandaşlara izletti.

“Partileri proje kendileri de”
Sezai Temelli için “Bu adam Kürt bile değil, biliyor musunuz? Ama bu benim Kürt kardeşlerimi istismar eden bir sahtekardır.” ifadelerini kullanan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ne diyor? Kürdistan’da diyor. Şimdi ben buradan, İzmir’den sesleniyorum. Benim ülkemde Kürdistan diye bir bölge var mı? Benim ülkemde Güneydoğu Anadolu Bölgesi var, Doğu Anadolu Bölgesi var, Karadeniz var, Akdeniz var, Orta Anadolu var, Ege var, Marmara var ama benim ülkemde Kürdistan diye bir bölge yok. Ey Sezai, sen Kürdistan’da yaşamak istiyorsan Irak’ın kuzeyinde var, defol git oraya, orada yaşa. Şimdi buradan bir şeyi özellikle söylüyorum. İzmir’de yaşayan benim Kürt kardeşlerim, dikkat edin seçerek kullanıyorum, Kürt kardeşlerim diyorum. Çünkü bizde ayrım yok. Biz Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Gürcüsüyle, Romanıyla, Boşnağıyla, tüm göçmeniyle, muhaciriyle yaradılanı yaradandan ötürü sevdik, ama bunlar ülkemizi bölmeye çalışıyorlar, bizi parçalamaya çalışıyorlar. Ne diyor, ‘Kürdistan’da oylar HDP’ye, batıda oylar…’ Diyorlar ki ‘AK Parti ve MHP’ye oyları kaybettireceğiz.’ Ben İzmir’e sesleniyorum, bu adamın alacağı cevap nedir? Bunlara, CHP ve ittifaka İzmir’de seçimi kaybettirmektir. Buna var mıyız, bunlara en güzel cevabı 31 Mart’ta vermeye var mıyız? Ben sizlere inanıyorum. Ardından diyor ki ‘İmamoğlu da bilecek ki İstanbul için 3 milyon Kürt’ün oyu, Ankara’da Mansur Yavaş bilecek ki Kürtlerin oyunu almadan burada seçim alınmaz.’ Adama bak, tamamen ülkeyi bunlar bir proje… Çünkü partileri proje, kendileri de proje.”

“Kimin kimi desteklediği belli olmayan bir ittifak”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin seçimlere ilişkin açıklamalarını hatırlatarak, 31 Mart’ın bir beka mücadelesinin adı olduğunu ifade eden Erdoğan, “Bu beka mücadelesini biz kazanacağız inşallah, beraber kazanacağız ama durmayacağız.” dedi.

Erdoğan, seçimlere 14 gün kaldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

“İzmir’de aynı oyun oynanıyor, Menderes’te, Karşıyaka’da, Bayraklı’da, Bornova’da, Karabağlar’da, Çiğli’de diğer ilçelerde CHP’nin belediye meclis üyeleri listesinde bölücü terör kontenjanından çok isim var, bunu bilin. Seçime girmiyor, niye girmiyorlar? Çünkü CHP’nin listesinden bunlar zaten seçime girdiler. Söylesiniz bunu da inkar ederler. Peki öyleyse geçmişte İzmir’deki her seçimde büyükşehir ve ilçelerde aday gösteren bu parti 31 Mart’ta niye listelerde görünmüyor, neden? Çünkü bu seçimde kendi adıyla değil CHP adına yarışıyorlar.

Aynı şekilde adı ‘İYİ’ kendi karışık partinin büyükşehirde ve ilçelerin birkaçı dışında adayı var mı, yok. Çünkü onlar da kendileri için değil CHP ve bölücü örgütün emrindeki parti için çalışıyor. Bu maskeli baloya ne gerek var? Biz de seçimlere ittifakla giriyoruz, Cumhur İttifakı olarak çıktık. Delikanlıca, mertçe, açıkça milletimize hangi şartlanda nasıl bir birliktelik içinde olduğumuzu söyledik. İzmir’de büyükşehir adayımız, ilçe adaylarımız belli. Milletimizden gizlediğimiz, sakladığımız hiçbir şey yok. Söyleyeceklerimizi kuş diliyle, suflörler aracılığıyla değil açıkça ifade ediyoruz. Buna karşılık öteki tarafta neyin ne olduğu belli değil. İzmir’de ve diğer pek çok yerde olduğu gibi kimin kimi desteklediği belli olmayan bir ittifaktan ülkeye hayır gelir mi?”

“İzmir artık ibreyi tersine çevirecek”
HDP’li parti yöneticileri ve milletvekillerinin terör örgütü PKK’yı öven ve eylemlerine destek veren ifadelerinin yer aldığı görüntüleri vatandaşlara izleten Erdoğan, şunları söyledi:

“Bu adam suçludur. Niye? Savaş ilanı yapıyor. Ya sizin her yeriniz savaş olsa ne yazar? Topunuz gelin, topunuz. Evelallah bir kaşık suda bunları boğarız. 15 Temmuz’da bunu yapmadılar mı yaptılar. Meydanlara çağırdık, meydanları siz doldurdunuz. Ne oldu? 16 saatte hepsi tükendi bitti. Ne diyor kadın. ‘Biz, sırtımızı YPG/YPJ/PYD’ye dayadık.’ Ha ben de söyleyim, biz de sırtımızı İzmirli kardeşlerimize ve Allah’ımıza, milletimize dayadık. Bizim farkımız bu. Öyleyse bu hesabı, bunlara 31 Mart’ta sormalıyız. Neymiş ‘keleşleri bize döndüreceklermiş.’ Ya senin her yerin keleş olsa ne olur. Siz kalleşsiniz kalleş, ne keleşi.”

Erdoğan, İzmir’in artık ibreyi tersine çevireceğine işaret ederek, “Sizlerden bu maskeli baloyu, bu matruşka oyununu, bu bukalemun siyasetini 31 Mart’ta sona erdirmenizi bekliyorum. Milletin karşısına açıkça çıkma cesareti olmayanlara ne belediye ne ülke yönetimi teslim edilemez. Lafa gelince Atatürk’ü dillerinden düşürmeyenlerin bu mirasa layık olmadığını 31 Mart’ta İzmir’e ve tüm ülkeye göstereceğinize inanıyorum. Cumhuriyetin sadece adını kullanıp cumhura, milli iradeye, istiklalimize, istikbalimize de saygısı olmayanlara derslerini bu seçimde vereceğinize inanıyorum. İzmirlinin iradesini babalarının tapulu malu gibi görerek karanlık pazarlıklarda pey olarak ortaya serenlere ağızlarının payını sandıkta vereceğinize inanıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

İzmir’e yapılan yatırımlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir’i kuru kuruya sevmekle kalmayıp aynı zamanda cumhuriyet tarihinde görülmedik hizmetlerle de tanıştırdıklarına dikkati çekerek, AK Parti hükümetlerinde İzmir’e 67 milyar yatırım yapıldığını bildirdi.

Şehre eğitimde 2 milyar liralık yatırım yapıldığını, 9 bin 687 yeni derslik, 3 üniversite ile 6 bin 330 kişi kapasiteli yükseköğrenim öğrenci yurtları açıldığını aktaran Erdoğan, “Önümüzdeki birkaç yıl içinde İzmir, Urla ve Tire’de 14 bin 500 kişi kapasiteli 8 yükseköğrenim yurdu daha açıyoruz. Buca, Karabağlar, Ödemiş ve Torbalı gençlik merkezlerini, İzmir Halkapınar ile Kınık spor salonlarını buralara kazandırdık. İzmir’e ayrıca olimpik yüzme havuzu, Kemalpaşa ve Kınık’a da gençlik merkezleri yapmak için proje ve ihale çalışmalarımız sürüyor.” diye konuştu.

“İzmir’i çirkin ve çarpık yapılaşmadan kurtaracağız”
Erdoğan, İzmir’in Karabağlar, Bornova ve Bergama ilçelerinin çirkin ve çarpık yapılaşmadan kurtulacağını vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Hep birlikte buraları bir düzene sokacağız. 15’er bin seyirci kapasiteli Göztepe ve Alsancak stadyumlarının, Menderes gençlik merkezinin inşaatı sürüyor. Yıl sonuna kadar her iki stadımızın da inşaatını bitiriyoruz. 15 bin seyirci kapasiteli Karşıyaka Stadyumu’nu yapmak için tam 5 yıldır mücadele veriyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesinin açtığı davalar ve Karşıyaka Belediyesinin çıkardığı ruhsat sorunları yüzünden maalesef işler yürümedi. Ama biz tüm engellemelere rağmen Karşıyaka’ya bu modern stadyumumuzu kazandırmakta kararlıyız. Ayrıca artık ihtiyaca cevap vermeyen İzmir Atatürk Stadı’nın yerine dünyanın en modern tesislerinden biri olacak İzmir Atatürk Stadı’nı inşa edeceğiz.

Ege Üniversitesinin Bornova kampüsündeki 290 bin metrekare alanda İzmir’e yakışır bir millet bahçesi yapmak için çalışmalara başladık. Hedefimiz sizlerin teveccühüyle gelecek büyükşehir ve ilçe belediyelerimizle el ele verip İzmir’in yeşil alanlarının büyüklüğünü 3 yılda 10 katına çıkarmaktır. Lağım sularının doğrudan akıtıldığı İzmir Körfezi tıpkı 1994 öncesinin Haliç’i gibi kokmayı sürdürüyor. İzmir buna layık mı? İzmir halkı buna layık mı? İşte bunu ancak biz çözeriz. Temizliği evelallah buraya layık olduğu gibi getiririz.”

“İzmir’in sokaklarını ve körfezini kurtaracağız”
İzmir’de doğru dürüst altyapı bulunmadığı için şehrin sokaklarının her yağmurda göle döndüğünü ifade eden Erdoğan, hem yağmur suyu hem pis su arıtma tesisleriyle İzmir’in sokaklarını ve körfezini kurtaracaklarını belirtti.

Çoğu CHP’li belediye gibi İzmir’de de çöp sorunu olduğunu söyleyen Erdoğan, “Çünkü CHP ne demektir? Çöp, çukur, çamur. Bir de Nihat Bey buna ne ilave etti? Çarpık yapılaşma. Demek ki dört ç.” diye konuştu.

İzmir’in çöplerinin hala vahşi depolamayla tabiatı kirletecek şekilde bir alana yığıldığını aktaran Erdoğan, AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekci’nin göreve geldiğinde ilk işlerinden birinin modern bir depolama tesisi kurmak olacağını kaydetti.

İzmirli ihtiyaç sahiplerine, şehit yakınlarına, yaşlılara, engellilere 4,6 milyar liralık sosyal yardım yapıldığını anlatan Erdoğan, yatak kapasitesi 2 bin 253’ü bulan 35’i hastanelerden oluşan 109 sağlık tesisini şehre kazandırdıklarını, 9 sağlık tesisinin yapımının da devam ettiğini aktardı.

Erdoğan, İzmir Bayraklı Şehir Hastanesinin 2 bin 60 yatağıyla gelecek yılın ikinci yarısında hizmete gireceğini bildirdi.

Türkiye’deki şehir hastanelerinin yer aldığı görüntüleri izleten Erdoğan, “Bunlar bitirdiklerimiz, benzerini de buraya yapacağız. Bunları Avrupalı bile yapamıyor, Amerika’da bile yok ama bizde var.” dedi.

İkinci şehir hastanesinin de bin 200 yataklı Tınaztepe Şehir Hastanesi olacağını, proje çalışmalarının devam ettiğini söyleyen Erdoğan, Kiraz’a, Menemen’e, Güzelbahçe’ye, Seferihisar’a devlet hastaneleri yapılacağını kaydetti.

“Girdiği bütün seçimleri kaybetti adam, oradan kalkamıyor”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürlüğü döneminde hastanelerde yaşananlara ilişkin televizyon programı ile Kılıçdaroğlu’nun o dönem yaptığı açıklamalarla ilgili görüntüleri izleten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

“(Kılıçdaroğlu) Ne diyor? ’10 yıl önce daha iyiydi.’ diyor. 10 yıl önce daha iyiydi de bunu iyi yapacak olan sen değil misin? Buranın genel müdürüsün ama Bay Kemal’in bir özelliği var; oturduğu yerden kalkmaz. Parti Genel Başkanlığında da böyle değil mi? Girdiği bütün seçimleri kaybetti adam, oradan kalkamıyor. Niye? Çünkü kalkarsa bir daha oturamayacak. Diyorum ki, 31 Mart, CHP’ye gönül veren kardeşlerimizi de Bay Kemal’den kurtarma seçimidir. CHP’li kardeşlerim, gelin, siz delege sisteminde bu adamdan kurtulamazsınız ama demokratik olarak sandıkta bundan kurtulursunuz. Verin burada Cumhur İttifakı’na oyları ve işte gördünüz bundan bir şey olmaz, 5 koyun verin kaybeder gelir.”

“Denizli-Aydın kesiminin ihalesine 26 Mart’ta çıkıyoruz”
Erdoğan, İzmir’de 18 bin toplu konut yapıldığını, imar barışıyla 793 bin İzmirlinin sıkıntısının çözüldüğünü belirterek, adalet hizmetlerinin daha hızlı sonuçlandırılması için istinaf mahkemesinin faaliyete geçirildiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul-İzmir arasını 8 saatten 3,5 saate indirecek İstanbul-İzmir otoyolu projemizi bu yıl bitiriyoruz.” dedi.

Erdoğan, mitingin ardından canlı bağlantıyla otoyolun Balıkesir kuzey ve batı kavşakları arasındaki 32,5 kilometre ve Akhisar-Saruhanlı kavşakları arasındaki 32,5 kilometre olmak üzere 65 kilometrelik kesiminin daha resmen hizmete açılacağını ifade etti.

Otoyolun Balıkesir-Edremit-Ayvalık yoluna bağlantısının da sağlanacağını, Balıkesir geçişinin 30 dakikadan 15 dakikaya ineceğini vurgulayan Erdoğan, “Akhisar-Saruhanlı kısmıyla da İzmir’e kadar kesintisiz ulaşımı sağlamış bulunuyoruz. Artık Akhisar şehir geçişi de 20 dakikada değil 5 dakikada bitecek. Akhisar-İzmir arası mevcut yolla 1,5 saat sürerken otoyolun devreye girmesiyle 50 dakikada katedilecek. Çanakkale Köprüsü’nü de içeren Kuzey Marmara Otoyolu Balıkesir üzerinden İzmir’e de bağlanacak. İzmir’i Antalya’ya bağlayacak otoyolun Denizli-Aydın kesiminin ihalesine 26 Mart’ta çıkıyoruz.” şeklinde konuştu.

Erdoğan, İzmir-Manisa yolu üzerindeki Sabuncubeli Tüneli ve bağlantı yollarının tamamlanıp hizmete sunulduğunu hatırlattı.

Menemen-Aliağa-Çandarlı otoyolunun yapımının devam ettiğini, eylülde tamamlanarak trafiğe açılacağını ifade eden Erdoğan, yapımı süren Aliağa ayrımı yeni Foça yolunun, İzmir-Çeşme ayrımı Balıkova-Mordoğan-Karaburun yolunun, Ödemiş-Kiraz ayrımı Beydağı yolunun, Koyundere kavşağı Menemen-Manisa ayrımı yolunun, Selçuk-Kuşadası-Davutlar ayrımı yolunun ve Torbalı-Kemalpaşa köprülü kavşağının bu yıl tamamlanacağını kaydetti.

“Yabancı turist sayısı 1 milyonu buldu”
İzmir’e yetmeyen Adnan Menderes Havalimanı’nı baştan aşağı yenilediklerini hatırlatan Erdoğan, havalimanı pistinde genişletme çalışmalarının da sona yaklaştığını bildirdi.

Erdoğan, 2003 yılında 2,3 milyon olan havalimanının yolcu trafiğinin geçen yıl 13,4 milyona ulaştığına dikkati çekerek, “Nereden nereye. İzmir’in ikinci havalimanı olacak Çeşme-Alaçatı Ekrem Pakdemirli Havalimanı’nın yapımı devam ediyor. Geçtiğimiz yıl İzmir’e gelen yabancı turist sayısı 1 milyonu buldu. İzmir’in turizm potansiyelini artırmak için birçok proje yürütüyoruz. Çeşme’ye, Sığacık’a ve Yeni Foça’ya yat limanları kazandırdık. İzmir’e toplam beş yat limanı projemiz daha var.” diye konuştu.

İzmir’e 28 baraj ve 8 gölet inşa ettiklerini, 14 barajın da inşasının sürdüğünü vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Büyükşehirlerde suyu büyükşehir belediyesinin temin etmesi gerekir. İstanbul’un susuzluğunu bu kardeşiniz giderdi. Dağları deldim. Istranca Dağlarından 140 kilometre İstanbul’a suyu öyle getirdim. Melen’den 180 kilometre aynı şekilde İstanbul’a Anadolu yakasında da suyu getirdik. Ama İzmir susuzdu. Biz İzmir’i susuz bırakamazdık, ‘CHP’li belediye’ demedik. Sayın Veysel beye dedim ki ‘hemen DSİ’yi devreye sok, burayı halledelim.’ İnşa ettiğimiz Gördes Barajı ve iki metre çapında yüz kilometre uzunluğundaki dev isale hattıyla İzmir’e içme suyu temin ederek şehrin en önemli problemini biz çözdük. CHP belediyesi değil, biz çözdük.”

“Gıda ve tarım teknolojileri vadisi kurulacak”
Erdoğan, İzmir’de çiftçilere toplamda 3,8 milyar lira tutarında tarımsal destek verdiklerini belirterek, son 17 yılda üç yeni OSB, dört teknopark, 82 Ar-Ge merkezi, 28 tasarım merkezi kurduklarını anımsattı.

İzmir’e serbest bilim teknoloji ve yazılım vadisi kurmak için hazırlıklara başladıklarının müjdesini veren Erdoğan, “İzmirli gençlerimiz üniversiteyi bitirdiklerinde, bu teknoloji ve yazılım vadisinde birikimlerini, kabiliyetlerini, hayallerini projeye dönüştürme imkanı bulacaklar. Ayrıca, şehrimizde bir gıda ve tarım teknolojileri vadisi kurmayı planlıyoruz. Böylece İzmir, gıda ve tarım alanında kendi markalarını oluşturarak ülke ve dünya çapında pazarlayabilecek.” şeklinde konuştu.

Yeni Zelanda’da iki camiye yapılan terör saldırısı
Erdoğan, dünyanın öteki ucundaki bir caninin, cuma namazı için toplanan Müslümanları katlettiği silahının üzerine doğrudan doğruya Türkiye’yi ve Türk milletini hedef alan semboller çizdiğini söyledi.

Bu kişinin saldırısını Birleşmiş Milletler başta olmak üzere tüm uluslararası örgütlerin, tüm dünya liderlerinin, İslam’a ve Müslümanlara bir saldırı olarak değerlendirdiğini ifade eden Erdoğan, “Ancak bunun adını koymuyorlar. ‘Bu bir Hristiyan teröristtir.’ diyemiyorlar. Ama bir Müslüman olsa o zaman ‘İslami terör’ diyorlar. Bakın bu çok önemli. Batı’ya İzmir’den sesleniyorum, niye bunu söyleyemiyorsunuz? Ama burada bir şey daha var. Bir tek Kılıçdaroğlu ve Yeni Zelanda’daki sapkın bir siyasetçi, bu saldırının sorumluluğunu İslam’a ve Müslümanlara yüklemeye kalkıyor.” diye konuştu.

Erdoğan, “Şimdi size onu da ispatlıyorum.” diyerek, Yeni Zelanda’daki terör saldırısına ilişkin görüntüleri, ardından da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “İslam coğrafyasına da bakmamız gerekiyor. İslamiyet üzerinden insanların birbirlerini nasıl katlettiklerini görüyoruz. İslam dünyasından kaynaklanan terör, bütün dünyada farklı yorumlara yol açtı. İslam dünyasının da oturup düşünmesi gerekiyor.” sözlerini içeren videoyu vatandaşlara izletti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

“Şu bay Kemal’in söylediğine bakın, ‘İslam dünyasından kaynaklanan terör.’ diyor. Sen ne menem bir adamsın. Yüzde 99’u Müslüman olan bu ülkede ana muhalefetin başındaki bir zat olarak bu ifadeyi nasıl kullanırsın? Şimdi ben diyorum ki CHP’ye gönül veren kardeşlerim, bu adama 31 Mart’ta haddini bildirmeyecek misiniz? Şu ifadeye bak, ‘İslam dünyasından kaynaklanan terör.’ Niye Hristiyan dünyasından demiyorsun da İslam dünyasından diyorsun. Bu adam Müslüman mı, Hristiyan. Hristiyan o senatör bunu kullanıyor, sen de aynen o Hristiyan’ın ağzıyla konuşuyorsun. Ben inanıyorum ki 31 Mart’ta benim milletim, bu aziz millet, Allah’ın izniyle Kandil’dekilere de HDP’ye de bay Kemal’e de dersini en güzel şekilde verecektir.

Ve ne diyor, ‘Anadolu yakası, Avrupa yakası. Anadolu yakasında yaşayabilirsiniz, Avrupa yakasına geçemezsiniz.’ Ne olacak, onlar gelecekmiş orada bizi oralardan süreceklermiş. Ya senin atan bizi süremedi, bu ülke artık eski Türkiye değil. Ah şöyle bir gelmeye teşebbüs etseniz. Geleceğiniz varsa göreceğiniz de var.”

“Savunma sanayimizi baltalamaya çalışıyorlar”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Parlamentosunun tamamı bölücü terör örgütünün, FETÖ’nün argümanlarından oluşan gerekçelerle Türkiye’ye saldırdığını da ifade ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Fırsat bulsalar inanın bu ülkeyi terör örgütlerine teslim etmekte bir dakika bile tereddüt etmeyecekler. Suriye’de kurulmak istenen terör koridoruna engel olma çalışmalarımız kritik bir dönemden geçiyor.

Ey Avrupa Parlamentosu, diyorsun ki ‘Avrupa Birliği ile müzakerelerini Türkiye’nin durduralım’. Tamam ne kadar güzel, hadi. Senin aldığın kararların kıymeti harbiyesi yok o ayrı bir mesele ama Avrupa Birliği böyle bir karar alsa ne kadar güzel, ne kadar hayırlı olur. Biz de bu kararınızı bekliyoruz zaten. Alın bu kararı, biz hazırız ama alamazlar. Bu konuda tüm sözler 31 Mart’a oraya saklı, gözler de oraya saklı. Savunma sanayimizi biliyorsunuz, onu baltalamaya çalışıyorlar, baltalayamayacaksınız, orada da 31 Mart sonucu bekleniyor. İşte bunun için diyoruz ki 31 Mart beka seçimidir. Türkiye’nin 17 yıllık birikimlerini korumak için bu seçimden istikrar ve güven ortamına halel getirmeyecek bir neticeyle çıkmak zorundayız.”

Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu’nun 29 kilometrelik bölümü açıldı
Konuşmaların ardından iki ayrı noktaya canlı yayın bağlantısı gerçekleştirildi. İlk canlı bağlantı, Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu Balıkesir Kuzey ve Batı Kavşağı arası 29 kilometrelik bölümün açılışına yapıldı. Balıkesir Valisi Ersin Yazıcı’nın hazır bulunduğu alanın görüntülerini vatandaşlarla izleyen Erdoğan, “Nasıl? İzmir’e yakışır mı, Balıkesir’e yakışır mı? Öyleyse 31 Mart Cumhur İttifakı.” ifadelerini kullandı.

Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu’nun Akhisar-Saruhanlı arasındaki 24,5 kilometrelik bölümünün açılış törenine yapılan bağlantı üzerine de görüntüleri vatandaşlarla izleyen ve “Güzel mi? Öyleyse 14 gün var, çok çalışacağız.” ifadesini kullanan Erdoğan, “Yol olursa medeniyet var, yol olmazsa yok.” dedi.

Açılışın gerçekleştirildiği alanda bulunan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan da yaptığı konuşmada, İstanbul-İzmir Otoyolu’nun bazı bölümlerinin daha önce trafiğe açıldığını anımsattı.

Projenin maksadının yüzde 80 oranında hasıl olduğunu dile getiren Turhan, “Bugünden sonra İstanbul-İzmir trafiği 4 saate düşüyor. Önümüzdeki 6 ay içerisinde, bu yıl yaz sonlarında, kalan kesimleri de trafiğe açarak projenin tamamı hizmete girecek. 10 milyar dolar tutarında olan bu projeyi kamu kaynağı harcamadan yap-işlet-devret modeliyle hizmete açtık. Projenin hizmete girmesiyle özellikle yaz aylarında şehir geçişlerinde yaşanan trafik sıkışıklığı, yoğunluğu sona ermiş olacak.” bilgisini verdi. Bakan Turhan’ın konuşmasının ardından açılış gerçekleştirildi.