Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti’nin seçim manifestosunu açıkladı
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri Aday Tanıtım Toplantısı’nda, partisinin seçim manifestosunu açıkladı.
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Spor Salonunda düzenlenen AK Parti 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri Aday Tanıtım Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, AK Parti’nin 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimleri’nin ardından şehirleri yönetme anlayışının özünü, millete verecekleri sözlerin çerçevesini oluşturan manifestoyu paylaşmak üzere huzurda olduğunu söyledi.
Erdoğan, “Bu seçimlerde illerine, ilçelerine, beldelerine, hizmet etmek üzere belediye başkanlığına aday olan AK Parti’li ve Cumhur İttifakı mensubu arkadaşlarımızın her birine başarılar diliyorum. Önümüzdeki seçimlerde milletimizin tercihini yine hizmet siyasetinden yana kullanarak AK Parti’yi sandıktan açık ara birinci parti olarak çıkaracağınıza inanıyorum.” diye konuştu.
Milli iradenin üstünlüğüne yürekten bağlı bir parti olarak 31 Mart seçimlerinde ortaya çıkacak sonucun, Türkiye’ye ve millete hayırlı olması dileğinde bulunan Erdoğan, “Dik dur eğilme, bu millet seninle” sloganları üzerine, “Dik duracağız dikleşmeyeceğiz. Dik duruyoruz endişeniz olmasın.” dedi.
“Dünyayı nasıl idrak ediyorsak, yaşadığımız şehirlere de öyle şekil veririz”
Bugün “şehir” olarak ifade edilen il ve ilçe merkezlerinde yaşayan nüfus oranının yüzde 80’i aştığını belirten Erdoğan, dünyada ise Birleşmiş Milletler verilerine göre nüfusun yüzde 55’inin şehirlerde yaşadığını söyledi. Bu oranın 2050’de üçte ikiyi geçmesinin beklendiğine dikkati çeken Erdoğan, şehirlerde yaşayan insan sayısı artarken, küresel ölçekte gelir dağılımının da giderek bozulduğunun altını çizdi.
Yapay zeka gibi yeni teknolojilerin, önemli fırsatlarla birlikte kimi belirsizlikleri de beraberinde getirdiğini kaydeden Erdoğan, ekolojik tahribatın dünyanın geleceğini her geçen gün daha çok tehdit ettiğini vurguladı.
Gelişmiş ülkeler başta olmak üzere pek çok yerde, etnik, kültürel ve dini ayrımcılık gibi demokrasiye meydan okuyan eğilimlerin yükselişe geçtiğini dile getiren Erdoğan, “Son iki asırda, çarpık kentleşmeden çevre kirliliğine, sosyal buhranlardan terör olaylarına ve savaşlara kadar pek çok sıkıntıyla boğuşan dünyamız, artık tarihi bir yol ayrımına doğru gidiyor. Bu tablo bizi, diğer meselelerin yanı sıra, şehir ve medeniyet tasavvurumuz ile bunların ayrılmaz bir parçası olan belediye hizmetleri üzerinde daha çok düşünmeye sevk ediyor. Bizim gözümüzde şehirler, kurucularının ve içinde yaşayan insanların adeta aynası gibidir. Dünyayı ve hayatımızı nasıl idrak ediyorsak, yaşadığımız şehirlere de öyle şekil veririz.” değerlendirmesinde bulundu.
“AK Parti kadroları olarak, şehirlerimizin ve ülkemizin hizmetine koştuk”
Ecdadın “Şeref-ül mekan bil mekin” yani, “Bir şehri aziz kılan, o şehrin sakinleridir” diyerek, bu gerçeğe işaret ettiğini aktaran Erdoğan, “Yahya Kemal, ecdadın kurduğu şehirleri anlatırken, ‘ve böylece toprak imana gelirdi’ diyecek kadar vecd içinde bir tasavvur ortaya koyuyor. Peki nasıl oldu da böylesine ince fikirli ve zevkli bir medeniyet müktesebatından, son asırda böylesine hoyrat bir şehircilik geçmişine savrulduk? Bize göre şehirlerimizin uzun süredir malul olduğu sıkıntıların temelinde, insan fıtratının bir kenara bırakılıp bireysel hırslar elinde şekillendirilmesi yatıyor.” diye konuştu.
Erdoğan, tribünlerden sarkıtılan kendisinin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Alparslan Türkeş ile Necmettin Erbakan’ın fotoğraflarının yer aldığı “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır.” yazılı pankartı görmesi üzerine, “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır. Cumhur İttifakı’nın tanımı budur. Pazara kadar değil inşallah mezara kadar.” dedi.
Milletin değerlerine sahip çıkmayanların şehircilik mirasına sahip çıkmasının zaten işin tabiatına aykırı olduğunu ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geçmişiyle barışık olamayan geleceğini de sağlıklı bir şekilde inşa edemez. Türkiye, uzun süre yönetimine hakim olan vizyonsuz, öngörüsüz, kifayetsiz, plansız, istikrarsız, milletin derdiyle dertlenmediği için umursuz hastalıklı zihniyetler elinde örselenmiş ve oyalanmıştır. Açık yüreklilikle kabul etmek gerekir ki, bırakınız sonradan kurulanları, kadim şehirlerimiz dahi bu hastalıktan kendini kurtaramamıştır. Bizler, tüm siyasi hayatı, işte bu çarpıklıklarla mücadeleyle geçen AK Parti kadroları olarak, şehirlerimizin ve ülkemizin hizmetine koştuk. Eksiklerimiz ve hatta kimi zaman hatalarımız elbette olmuştur. Ama, milletimiz ve tarih şahittir ki, tüm samimiyetimizle ve gücümüzle, ülkemizi maddi ve manevi medeniyet değerleriyle yeniden buluşturmak için çalıştık. Azmettik, çalışıyoruz ve çalışacağız.”
“Memleket işi gönül işi’ diyerek milletimizin huzuruna çıkıyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizin istiklaline ve istikbaline göz dikenlere karşı 15 Temmuz’da olduğu gibi milletimizle birlikte mücadele ederken hizmet yarışında da yine en önde olduk. Şimdi de tevazu, samimiyet ve gayret ile memleket işi gönül işi diyerek, ‘Gönül belediyeciliği’ sözüyle milletimizin huzuruna çıkıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, “Halkımıza yeni bir heyecanla, yeni bir vizyonla, kimi tecrübeli, kimi yeni ama birikimli ve vizyoner isimlerle şehirlerimizi daha ileriye taşımanın sözünü veriyoruz. Hedefimiz, istisnasız tüm fertleriyle önce milletimizin gönlünü kazanmak, ardından sandıkta oyunu almaktır.” dedi.
Her seçimin bir imtihan olduğunu bildiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“31 Mart 2019 imtihanından başarıyla çıkmak için, geçmişte yaptığımız hizmetlerle yetinmiyoruz. Bu büyük müktesebatın yanında, şehirlerimizi geleceğe hazırlayacak yeni projeler geliştiriyoruz. Önümüzdeki dönemde, tıpkı ülkemizin diğer vizyoner projeleri gibi şehirlerimiz için de kısa, orta ve uzun vadeli strateji belgeleri hazırlayacağız. Bakanlıklarımızdan en küçük belediye birimlerimize kadar, şehirlerimizle ilgili tüm planları, projeleri, yatırımları, hizmetleri bu strateji belgeleri üzerinden takip edeceğiz. Kısa vadeli hedefleri her yıl, orta vadeli hedefleri belediye başkanlarımızın dönemlerinin bitiminde, uzun vadeli hedefleri de ülkemizin 2023, 2053, 2071 vizyonlarıyla bağlantılı şekilde değerlendireceğiz. Bu süreçleri tüm belediyelerde takip etmek için Cumhurbaşkanlığı bünyesinde bir izleme-değerlendirme sistemi kuruyoruz.”
“Türkiye’yi ‘Yeni Şehircilik Vizyonu’ ile buluşturacağız”
Merkezi yönetim birimlerinin 81 ildeki yatırımların takibiyle ilgili bir sistemi daha önce kurduklarını anımsatan Erdoğan, “Tecrübe ve bilgi paylaşımından tasarruf ve şeffaflığa kadar pek çok faydasını göreceğimize inandığım bu sisteme, belediyelerimizi de entegre edeceğiz. Ayrıca, AK Partili belediyelerimizin daha yakından takibi için, benzer bir sistemi Genel Merkezimizde faaliyete geçireceğiz. Genel ve yerel iktidarlarımız döneminde plansız şehirleşmenin kökünü kuruttuğumuz gibi ilkesiz, işlevsiz ve denetimsiz planlamayı da ortadan kaldıracağız. İşte bu doğrultuda Türkiye’yi, bugüne kadarki uygulamaların ötesinde bir Yeni Şehircilik Vizyonu ile buluşturuyoruz.” ifadelerini kullandı.
Şehirleri, insan fıtratına uygun, medeniyet ve kültür değerleriyle yoğrulmuş, daha çok hizmetle donatacaklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Belediye başkanlarımız, şehir halkına hakim olma değil hadim olma idrakiyle görevlerini yürütecekler. Yani ‘Efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geliyoruz’ anlayışıyla hizmetlerini sürdürecekler.” dedi.
Erdoğan, şehir plancılığında ve imar uygulamalarında, coğrafyanın tüm birikimine sahip çıkan, Selçuklu mimarisinin sadeliğini, Osmanlı mimarisinin zarafetini ve bugünün modern çizgilerini meczeden bir anlayışı yaygınlaştıracaklarını söyledi.
“İstismara açık parsel bazlı plan değişikliklerine geçit vermeyeceğiz”
Erdoğan, AK Parti olarak yeni dönemdeki belediyecilik anlayışlarını ve millete taahhütlerini 11 başlık altında özetlediklerini belirterek, bu başlıkları “Şehir Planları, Altyapı ve Ulaşım, Kentsel Dönüşüm, Benzersiz Şehirler, Akıllı Şehirler, Çevreye Saygılı Şehirler, Sosyal Belediyecilik, Yatay Şehirleşme, Halkla Birlikte Yönetim, Tasarruf ve Şeffaflık ve Değer Üreten Şehirler” şeklinde sıraladı.
Şehir Planları konusunda, uzun vadeli ihtiyaçları gözeten ve hakkaniyete uygun yöntemleri takip edeceklerini belirten Erdoğan, “İstismara açık parsel bazlı plan değişikliklerine kesinlikle geçit vermeyeceğiz. Şehir planlarını ve imar uygulamalarını şeffaf bir şekilde hazırlayacağız. Zorunlu hallerde yapılması gereken plan değişiklikleriyle ilgili süreçleri de aynı şekilde halkın gözetiminde yürüteceğiz.” dedi.
“Altyapı eksiklerinin tamamlanmasını yakından takip edeceğiz”
Altyapı ve ulaşım konuları çözülmeden şehirlerin gerçek anlamda şehir haline getirilmiş olamayacağına inandıklarını ifade eden Erdoğan, “Önümüzdeki dönemde, içme suyu, yağmur suyu, kanalizasyon, doğal gaz, enerji ve iletişim hatları gibi temel altyapı sorunları tamamen çözülmemiş hiçbir şehrimizi inşallah bırakmayacağız. AK Partili olmayan belediyelerde de altyapı eksiklerinin tamamlanması çalışmalarını yakından takip edeceğiz.” diye konuştu.
Toplu taşıma projelerini hızlandırıp yaygınlaştırarak, insanları trafikte boğulmaktan kurtaracaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, otopark meselesini, hem şehir planlarında hem de imar uygulamalarında asli öncelik haline getireceklerini ve böylece sokaklardaki araç istilasına son vererek, kaldırımları sadece yayaların hizmetine sunacaklarını söyledi.
Kentsel dönüşüm projelerini, şehirleri hem deprem riskinden hem de çarpık yapılaşmadan kurtarmaya dönük olarak geliştireceklerini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bugüne kadar elde ettiğimiz tecrübelerin ışığında, bina bazlı kentsel dönüşümden ziyade alan bazlı kentsel dönüşümü teşvik edeceğiz. Tek tip kentsel dönüşüm uygulamaları yerine, bölgenin ve vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını gözeten çözümler üreteceğiz. Fiziki dönüşümü kültürel, ekonomik ve sosyal dönüşümle birlikte tasarlayarak yepyeni bir şehircilik hamlesi başlatacağız. Millet kıraathanelerini mahalle düzeyine kadar yaygınlaştıracağız.”
Erdoğan, benzersiz şehirler hedefleri doğrultusunda her şehrin kendi coğrafyasına, iklimine, tabiatına, tarih ve insan dokusuna, büyüme alanlarına uygun gelişme modelleri hazırlayacaklarını söyledi.
Planları, altyapı ve üstyapı projelerini, şehirlerin asli karakterlerini güçlendirecek şekilde tasarlayıp koruyarak yaşatmayı esas alacaklarını belirten Erdoğan, “Her birinin kendi hikayesi olan şehirlerin silüetini bozan, estetik değeri olmayan, kültür varlığımıza katkıda bulunmayan projelere kesinlikle izin vermeyeceğiz.” dedi.
“Kimsesizlerin kimsesi, sessiz yığınların sesi olacağız”
Sosyal belediyecilik anlayışıyla tüm mağdur ve mazlumlarla birlikte ailelere, çocuklara, gençlere, kadınlara, yaşlılara ve engellilere hizmet verecek şekilde çalışacaklarını kaydeden Erdoğan, şunları kaydetti:
“Erişilemeyen, yardım eli uzatılmayan, hizmet götürülmeyen hiçbir kesim bırakmayacak. Kimsesizlerin kimsesi, sessiz yığınların sesi olacağız ve belediyecilik anlayışımızı buraya oturtacağız. Özellikle toplumun temeli olarak gördüğümüz aile kurumunu güçlendirecek çalışmaları önceliklerimizin başına alacağız. İnsana hizmet üreten belediyecilik yapacak, şehirleri imar ederken nesilleri ihmal etmeyeceğiz. Aile Danışma ve Yaşam Merkezleri, Kadın ve Gençlik Merkezleri, Spor Merkezleri, Kültür ve Sanat Merkezleri, Engelli ve Yaşlı Merkezleri gibi hizmetleri en küçük yerleşim birimlerine kadar götürmeye devam edeceğiz. Sporu, gençlerimiz başta olmak üzere, her kesimin hayatının ayrılmaz bir parçası haline getirecek altyapıyı kuracak bu faaliyetleri yoğunlaştıracağız. Sosyal belediyecilik çalışmalarının kalite standartlarını oluşturarak, ülkenin her yerinde belirli bir seviyenin üzerinde hizmet verilmesini sağlayacağız.
Yatay şehirleşme yeni dönemdeki şehircilik vizyonumuzun merkezinde yer alacaktır. Gönüllerimize hitap eden mekanlar bütünü olan şehirlerimizi, toprakla daha çok buluşan, mahalle kültürünü yaşatan, komşuluk ilişkilerini canlı tutan yatay mimari anlayışıyla geliştireceğiz. Bu modelle, insani hizmetlerden yeşil alanlara ve akıllı şehir uygulamalarına kadar pek çok sorunu aynı anda çözebileceğiz. Her şehrimizde pilot uygulamayla başlayıp, zaman içinde genişleterek, yatay şehirleşme modelimizi ülkemizin her yerine yaygınlaştıracağız. Kentsel dönüşüm alanları ile yeni imara açılan bölgelerde, bu modele öncelik vereceğiz.”
‘Şehir Meclislerinde, önemli kararları ortak akıl ile alacağız’
Erdoğan, manifestodaki 9. maddenin “Halkla birlikte yönetim” olduğunu belirterek, “Bu ilkeyle, belediye faaliyetleriyle ilgili kararlara, şehir sakinlerinin, özellikle de muhtarların ve sivil toplum kuruluşlarının en üst seviyede katılımını temin edeceğiz.” diye konuştu.
Özellikle insanların hayatlarını doğrudan ilgilendirecek büyük projelerde istişare yöntemini mutlaka kullanacaklarına işaret eden Erdoğan, “Belediyemizden hizmet alan vatandaşlarımız için bir ‘Şehirli Hakları’ bildirgesi hazırlayacağız. Belediye sınırları içinde yaşayan herkesin katılımıyla toplanacak Şehir Meclislerinde, önemli kararları ortak akıl ile alacağız. Belediye Meclisi toplantılarının ve belediye ihalelerinin canlı yayın dahil, herkese açık şekilde yapılması için tüm imkanların kullanılmasını sağlayacağız.” ifadelerini kullandı.
Tasarruf ve Şeffaflık
Manifestonun 10’uncu maddesinin “Tasarruf ve Şeffaflık” olduğunu dile getiren Erdoğan, tasarruf ve şeffaflığın yeni dönemde belediyelerde çok daha önemli bir yönetim ilkesi haline geleceğini de vurguladı. Erdoğan, şöyle devam etti:
“Hangi kaynaktan gelirse gelsin belediye bütçesine giren her
kuruşta yetiminden gazisine, işçisinden yaşlısına herkesin hakkı olduğunu aklımızdan asla çıkarmayacağız. Yatırımları ve hizmetleri yaparken kullanılan kaynağın gerekliliğini, verimliliğini, önceliğini, kalitesini titiz bir şekilde değerlendirecek, sonra adımları atacağız. Her faaliyetimizi, en başından en sonuna kadar milletimizin gözü önünde, her türlü bilgiye, belgeye erişimin açık olduğu bir yöntemle yürüteceğiz. Belediyelerimizde hakka, adalete, maşeri vicdana, hukuka aykırı davranan hiç kimsenin gözünün yaşına bakmayacağız.”
Değer üreten şehirler
Erdoğan, son maddenin “Değer üreten şehirler” olduğuna dikkati çekerek, bu şehirler ile AK Parti belediyeciliğini bir üst aşamaya taşıdıklarını vurguladı.
Bugün şehirlerde yaşayan insanların taleplerinin, bundan çeyrek asır, yarım asır öncesine göre çok değiştiğini anlatan Erdoğan, eskiden ihtiyaçların, “başını sokacak bir çatı, musluğundan akacak su, ampulünü yakacak elektrik, evine ulaşacak yol” gibi temel hizmetlerle sınırlı olduğunu anımsattı.
Bugün ise şehirlerdeki insanların temel beklentilerini her alanda hayat kalitesinin yükseltilmesi olarak özetleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bunun için şehirlerimizi gayrimenkul odaklı zenginleşme aracı olmaktan çıkartıp, insanın kültürel ve ekonomik üretkenliğinden kaynaklanan katma değerle güçlenen mekanlar haline getireceğiz. Bir başka ifadeyle şehirlerimizin gayrimenkul rantıyla değil, geleceğe medeniyet mirasımız olarak bırakabileceğimiz iyilik, merhamet, kültür, sanat ürünü eserlerle değerlenmesini sağlayacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’li belediyelerde, bu 11 başlıkta ifade edilen ilkeler çerçevesinde hizmet vereceklerini belirterek, “Böylece seçim kampanyamızı da resmen başlatmış, seçim sloganlarımızı kamuoyumuzla paylaşmış oluyoruz.” dedi.
Erdoğan, 31 Mart seçimlerinin demokrasi şöleni şeklinde geçmesi temennisinde bulunarak, “Mahalli İdareler Seçimleri Manifestomuzdaki ilkelerimiz, milletimize yeni dönemdeki yönetim anlayışımızı ifade eden taahhütlerimizdir.” diye konuştu.
“Cumhur İttifakı’na bağlılığımızdan taviz vermeyeceğiz”
Projeleri, her büyükşehirde, ilde ve ilçelerde AK Parti adaylarının kendilerinin açıklayacağına dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
“Seçim yarışının iftira, yalan, hakaret, husumet değil; plan, proje, hizmet etrafında şekillenmesi en büyük temennimizdir. Darbe çığırtkanlığı yapan, asmayı, kesmeyi, zehirlemeyi, sürmeyi hesap eden anti-demokratik siyaset anlayışının dönemi, inşallah 31 Mart’ta tamamen kapanacaktır. Türkiye’nin, tehdit siyasetine değil hizmet siyasetine ihtiyacı vardır. AK Parti olarak kendi seçim kampanyamızı bu şekilde sürdüreceğiz. Bu süreçte, ülkemizin bekasının ve milletimizin geleceğinin güvencesi olarak gördüğümüz Cumhur İttifakı’na bağlılığımızdan taviz vermeyeceğiz. Milliyetçi Hareket Partisiyle birlikte Cumhur İttifakı’nı gayet diri tutacağız, dayanışmamızı diri bir şekilde sürdüreceğiz.”
“Milletimize emrinde olduğumuzu usanmadan tekrarlayacağız”
Belediye başkan adayları ve teşkilat mensuplarına seslenen Erdoğan, şunları söyledi:
“Sizlerden bugünden itibaren seçim gecesine kadar tüm gücünüzle sokakta, evde, iş yerinde her yerde milletimizle birlikte olmanızı bekliyorum. Hedefimiz bizzat ulaşmadık, kendimizi anlatmadık, derdini dinlemedik hiçbir vatandaşımızı bırakmamak olmalıdır. Seçimi kazandık, seçimden sonra da bu anlayışın aynen devamını istiyorum.
Demokrasiye ve milli iradenin üstünlüğüne yürekten inanan bir parti olarak adaylarımızla ve teşkilatımızla milletimize onun emrinde olduğumuzu usanmadan sürekli tekrarlayacağız. Gittiğiniz her yerde şahsımın temsilcisi olarak vatandaşlarımıza selamlarımı iletmenizi, desteklerini talep etmenizi rica ediyorum.”
“Cumhur İttifakı olarak yeni bir süreç başlatacağız”
Erdoğan, toplantıdan önce salon dışında kendisini bekleyen vatandaşlara seslendi
Konuşmasında, kısa bir süre sonra 31 Mart yerel seçimlerinin manifestosunu açıklayacaklarını ve bu manifestoyla birlikte yerel seçimlerin çerçevesini çizmiş olacaklarını söyleyen Erdoğan, AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu, Merkez Yürütme Kurulu olarak yerel seçimlere yoğun bir çalışmayla hazırlandıklarına işaret ederek, bu hazırlıklar neticesinde yerel seçimlerde hangi çerçevede neler yapacaklarına yönelik hazırlıkları bitirdiklerini ifade etti.
Vatandaşların, özellikle merkezi yönetimde, adalet, eğitim, sağlık, ulaşım ve emniyet gibi konularda neler yaptıklarını ve Türkiye’nin dış politikada dünyadaki konumunun ne olduğunu bildiğini vurgulayan Erdoğan, “Ama şimdi yerel seçimdeyiz, dolayısıyla yerel seçimde İstanbul’dan yola çıkarken bir şey söylemiştik, ‘3 Ç’ demiştik, çöp-çukur-çamur. Niye? Çünkü CHP demek çöp demektir, çukur demektir, çamur demektir. Biz geldik bunları yok ettik, bunları tertemiz hale getirdik ve modern şehirler meydana getirdik.” diye konuştu.
Erdoğan, kendisine, “Dik dur eğilme bu millet seninle” diye seslenen vatandaşlara, “Hiç endişe etmeyin, evelallah dik duruyoruz, dikleşmiyoruz.” karşılığını vererek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İstanbul’da Binali Bey ile inşallah bu yola devam ediyoruz, edeceğiz. Ankara’da Mehmet Özhaseki kardeşimizle bu yola devam ediyoruz, edeceğiz. İnşallah İzmir’de de Nihat Zeybekci kardeşimizle. İzmir’i inanıyorum ki İzmirli kardeşlerimiz bize emanet edecekler ve inşallah İzmir’i çok farklı bir şehir haline getireceğiz. Bütün büyükşehirlerde, illerde Cumhur İttifakı olarak inşallah yeni bir süreç başlatacağız. Bir tarafta zillet ittifakı öbür tarafta Cumhur İttifakı. Cumhur İttifakı ile bu PKK terör örgütünün kol kola girdiği CHP, öbür tarafta malum partilere artık söz söylememe gerek yok.”