Yerele yetki istedi
Ege Belediyeler Birliği Meclisi’nde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yerel yönetimlerin sadece kaynak sorunu yaşamadığını belirterek, yetki konusunda da düzenleme yapılmasını istedi. Kaynağı ve projesi hazır durumdaki tramvaylar için bile 3 yıl onay beklediklerini hatırlatan Başkan Kocaoğlu, toplu ulaşımdaki ücretsiz taşımalardan kaynaklanan maliyet artışlarının da ilgili bakanlıklarca karşılanması gerektiğini dile getirdi.
Ege Belediyeler Birliği’nin 2. Olağan Meclis Toplantısı, Hilton Oteli’nde gerçekleştirildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Ege Belediyeler Birliği Başkanı Aziz Kocaoğlu tarafından yönetilen Meclis’te, Birlik’in 2015 yılı çalışma planı ile 890 bin TL olarak belirlenen bütçesi oy birliği ile kabul edildi. Yeni çalışma programında belediyeler arası ve sivil toplum örgütleriyle işbirliklerinin geliştirilmesi hedeflendi. Birliğe Aydın Efeler Belediyesi’nin üyelik başvurusu da onaylandı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir’de başta Enternasyonal Fuar olmak üzere 30’a yakın fuar düzenlendiğini söyleyerek Gaziemir’de yapımı devam eden Yeni Fuar Kompleksi hakkında da bilgi verdi. Başkan Kocaoğlu, “Hiçbir yatırımdan kaçınmayarak ülkemize ve bölgemize olan borcumuzu ödemeye çalışıyoruz” dedi.
“Sınırlarımızın büyümesinden şikayetçi değiliz”
Yerel Yönetimler Yasası’ndaki değişiklik sonrası kapatılan belediyelere ilişkin görüşlerini de dile getiren Başkan Aziz Kocaoğlu, yeni dönemde büyükşehir ve ilçe belediyelerin sorumluluklarının arttığını vurguladı. Başkan Kocaoğlu, havzaları ve bölgeleri kapsayan çalışmaların tek elden yapılmasından yana olduğunu belirterek, “Daha iyi randıman verdiğinden, kaynakların israf edilmemesinden dolayı bunu destekliyorum. Büyükşehir olmaktan ve sınırlarımızın büyümesinden bir şikayetimiz yok” dedi.
Kırsal alanın da sınırlara eklenmesiyle tarım ve hayvancılığa ağırlık vererek, o kesimin sorunlarına eğildiklerini söyleyen Başkan Aziz Kocaoğlu, “Tabii ki adaptasyon süreci var. 1 milyon 200 bin hektarlık alana ulaştık, 11 kat büyüdük. Bunların üstesinden hep beraber geleceğiz” diye konuştu.
Ücretsiz binişlerin maliyeti
İZSU bütçesi ve harcamalarıyla ulaşım harcamalarının birbirine eşit olduğunu, aynı durumun İstanbul ve Ankara için de geçerli olduğuna inandığını ifade eden Başkan Kocaoğlu, toplu ulaşımdaki zararın büyük bölümünün yasa gereği önemli orandaki yolcunun ücretsiz taşınmasından kaynaklandığını söyledi.
Bu durumun maliyetlerini yükselttiğine dikkat çeken Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ücretsiz taşınan yolcu maliyetlerinin ilgili bakanlıklar tarafından karşılanmasının tüm belediyeler açısından rahatlama yaratacağını vurguladı. Ücretsiz taşıma konusunda adil olunması ve eşitlikçi davranılması gerektiğini vurgulayan Başkan Kocaoğlu, şunları kaydetti: “Bir tarafta çoluğunu çocuğunu okutmuş, iyi kötü bir maaş alan, çoğu zaman eşi de maaş alan 65 yaş üstü var. Diğer tarafta az ücretle çalışan, çocuklarını okutmak için uğraşan, kentin nispeten çeperlerinde yaşayan insanlar. Bizim 90 dakika ulaşım sistemimizin amacı bu tür insanlarımızı desteklemek. Biz iki-üç çocuk okutan, karı koca belirli bir ücretle çalışan insanlara destek olmak durumundayız. Bu mu doğru ve adildir, yoksa diğeri mi? İhtiyaç sahiplerini mutlaka bedava götürelim, engellileri engelli arabalarıyla alalım götürelim. Şehit ailelerini, gazilerimizi sırtımızda taşıyalım. Bunlar doğru. Ancak ‘önüme gelen kişiyi de bedava taşıyacağım’ dememenin bir yararı yok. Ulaşım sistemimiz çöküyor. Ben 400 milyon lira zarar ediyorum ulaşımda, 400 milyona fuar yapıyorum. Dar gelirli vatandaşın yükü 100 milyon liradır. Geriye kaldı 300 milyon lira. Bunu niye söylüyorum? Merkezi hükümet tarafından bu sistemin de su konusunda olduğu gibi zapturapt altına alınması ve mutlaka elektronik ortama geçmesi lazım.”
“Barışa katkıda bulunalım”
Ülke olarak ciddi bir süreçten geçildiğini vurgulayan Başkan Kocaoğlu, “Biz yerel yöneticiler olarak kentlerimizin ve köylerimizin kanaat önderleriyiz. Ülkemizin birlik beraberliği için destek olmamız, mesai harcamamız gerekiyor. Bu konuda hepinizin benim kadar duyarlı olduğuna inanıyorum. Bunun için de azami gayret gösterirsek, ülkemizde barışın tesisi konusunda bir nebze katkıda bulunursak, ülkesini seven her insan gibi vicdanen müsterih olacağız. Bize verilen şehri emin, belediye reisi, belediye başkanı görevini de yapmış olacağız” diye konuştu.
Köylünün lokmasını küçültmeyin
İl Özel İdaresi ve köy tüzel kişiliklerinin kapatılmasının ardından başka kurumlara tahsis edilen malların satışı konusuna da değinen Başkan Aziz Kocaoğlu, “Bir kaşık suda fırtına estirilmeye çalışıldı” diye konuştu. Başkan Kocaoğlu, köylünün direkt üretimine ve yaşamına etki eden malların satılmaması konusunda, yerel seçimler döneminde taahhütte bulunduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti: “Köyün arazisinde imece usulü yapılmış, köyün müşterek malını satamazsın. Köyün merasını, kestane ağacını satamazsın. Belediyenin onların lokmasını küçültecek icraatlarda bulunması yanlıştır. Sınırımız açık ve net budur. 30 ilçeyiz, 6 AKP’li, 2 MHP’li belediyemiz var. Ödemiş Belediye Başkanımıza da tavsiyemiz, bu çerçevede mal satıp kaynak yaratmasıdır. Kullanamayacağı malı satsın. Nazımızın geçtiğini, sözümüzün geçtiğini engelliyoruz. Biz onların ne memuru, ne amiriyiz. Seçilmiş kişiler. En az benim kadar beldesinde kanunun verdiği çerçevede yetkili, ama esnek bir birliktelikle kente hizmet etmek için çalışıyoruz” dedi.
Kaynak da yetki de artmalı
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yerel yönetimlerin sadece kaynak sorunu yaşamadığını, yetki konusunda da düzenleme yapılması gerektiğini ifade etti. Yerelin yetkilerinin artmadığı, yol haritasını, stratejik planını belirleyemediği müddetçe kaynak israfı olacağını dile getiren Başkan Kocaoğlu, “Merkezi hükümet tarafından yapılan projelerin öncelik sıralaması, yerelin ihtiyaçlarına her zaman uymaz” dedi. Kuzey’de Bakırçay, Güney’de Küçük Menderes ve Tahtalı Havzası’nın kalkınma stratejik planlarını hazırladıklarını belirten Başkan Aziz Kocaoğlu, “Aklı ve bilimi kullanmadan, yerel dinamiklerin görüşlerini almadan, yerelin zenginliklerini tozunu silkeleyip ayağa kaldırmadan, sihirli değnekle yeni şeyler icat ederek, hayaller peşinde koşarak, köyümüzü- kentimizi kalkındıramayız” diye konuştu. Kentin her kesiminden katılımla İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu oluşturduklarını hatırlatan Başkan Kocaoğlu, “Ne kadar bilgiye ulaşırsak, ne kadar akıl sorarsak, katılımcı yönetimle kentlerimizi yönetirsek kaynaklarımızı o kadar doğru kullanırız. Hem kaynak artacak hem de yetki artacak. Tramvayın onayını 3 sene beklemişim, parasını da bulmuşum. Büyükşehir Belediyesi’nde ulaşımdan sorumluyum. Onlar da inceliyor, politik olarak söylemiyorum, sistem böyle. Sistem bekletiyor. Eğer zararlı bir şey yapıyorsam gel el koy” dedi.